İthalat Satın Alma Sözleşmelerinde Dikkat Edilmesi Gereken Vergisel Hususlar
Seda İzgi
12/1/20242 min oku
İthalat süreci, işletmelerin tedarik zinciri yönetiminde önemli bir yer tutar ve sözleşme aşamasında gözden kaçan her alan, operasyonel maliyetlerinizi doğrudan etkileyebilir. İthalat işlemleri, yalnızca lojistik ve tedarik maliyetleriyle sınırlı değildir; aynı zamanda gümrük vergileri gibi vergisel yükümlülükleri de içermektedir. Bu yazıda, ithalat satın alma sözleşmelerinde dikkat edilmesi gereken vergisel hususlara odaklanarak, Türkiye’ye yapılacak ithalatlarda menşe değişikliğinin nasıl ek maliyetler yaratabileceği üzerinde durulacaktır.
Gümrük Vergisi ve Menşe Bazlı Değişkenlik
Türkiye'nin Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşması bulunmasına rağmen, bu durum tüm ithalatlar için geçerli değildir. Gümrük vergisi, yalnızca ürünün gönderildiği ülkeye değil, aynı zamanda menşeine göre de değişkenlik gösterebilir. Türkiye’de, özellikle Avrupa Birliği ülkelerinden gelen ürünler için Gümrük Birliği anlaşması kapsamında gümrük vergisi ödenmez. Ancak, söz konusu ürünün menşei değiştiğinde ilave gümrük vergisi (IGV) doğma riski mevcuttur. Ve malesef şanssızsanız genelde makine ekipmanlarında %10 civarında seyretse de %30ları bulan oranlarla karşılaşabilirsiniz.
Örneğin, Almanya’dan gelen ve Avrupa menşeli bir ürün için gümrük vergisi ödeme yükümlülüğü oluşmazken, aynı ürünün menşei Çin olarak beyan edildiğinde, ilave gümrük vergisi uygulanacaktır. Bu menşe değişikliği, ithalatçılar için satın alma kararı aşamasında değerlendirilmeyen ek maliyet anlamına gelecektir. Sözleşme aşamasında, tedarikçi ile yapılan anlaşmada menşe ülkesinin net bir şekilde belirtilmesi, ilerleyen süreçlerde beklenmedik maliyet artışlarının önüne geçilmesi adına büyük önem taşır.
Sözleşme Aşamasında
İthalat satın alma sözleşmelerinde vergisel hususlar, ürünün menşei, gümrük tarife kodu ve uygulanan gümrük vergisi oranları gibi temel unsurların net bir şekilde belirlenmesiyle yönetilebilir. Satın almacılar, bu bilgileri sözleşmeye yansıtarak, menşe değişikliği gibi durumların getireceği ek maliyetleri önceden öngörebilir. Ayrıca, gümrük vergilerinin ürünün nihai maliyetini nasıl etkilediği konusunda tedarikçi ile şeffaf bir iletişim kurmak, sürpriz maliyetlerin önüne geçmek adına önemlidir. Avrupa Birliği’nde yer alan firmaların, AB içerisinde kendi aralarında bir gümrükleme süreçleri olmadığından, bu konuda farkındalıklarının düşük olabildiğini ve ilgili değişikliği, art niyet olmaksızın dahi, bazen haber bile vermeden yapabildiklerini unutmamak gerekir.
Sonuç
İthalat süreçlerinde gümrük vergisi ve menşe değişikliği, genellikle gözden kaçan ancak maliyet üzerinde önemli bir etkisi olan faktörlerdir. İthalat satın alma sözleşmelerinde bu vergisel unsurların doğru şekilde analiz edilmesi ve sözleşmeye dahil edilmesi, şirketlerin operasyonel verimliliklerini artıracak ve beklenmedik maliyetlerle karşılaşmalarının önüne geçecektir. Bu nedenle, gümrük vergisi, menşe bilgisi ve gümrük tarife kodu gibi unsurlar, satın alma kararı ve sözleşme aşamalarında titizlikle değerlendirilmesi gereken hususlardır.
Bu alanda eğitim talepleriniz için her zaman bizimle iletişime de geçebilirsiniz. Destek olmaktan memnuniyet duyarız.
Dahilde İşleme Belgesi Danışmanlığı
TSE/TAREKS Danışmanlığı
Kurumsal Eğitim
İletİşİm
0090 537 219 4649
© 2024. All rights reserved.
HİZMETLER